Avrupa Birliği’nin Dijital Hizmetler Yasası (DSA) kapsamında nefret söylemi ve zararlı içerikle mücadeleyi güçlendirmek amacıyla hazırladığı güncellenmiş gönüllü taahhütler, sosyal medya devleri tarafından imzalandı. Facebook ve Instagram’ın çatı şirketi Meta, TikTok’un sahibi ByteDance, YouTube’un sahibi Google ve Elon Musk’a ait X, AB’nin belirlediği yeni kurallara uyum sağlama sözü verdi.
Daha Katı Kurallar ve Şeffaflık Sözü
AB’nin Mayıs 2016’da oluşturduğu gönüllü taahhütler, Dijital Hizmetler Yasası ile kapsamı genişletilerek, sosyal medya platformlarının yasadışı ve zararlı içeriklerle mücadele konusunda daha fazla sorumluluk almasını öngörüyor. Yeni düzenlemeler, platformlara şu yükümlülükleri getiriyor:
- Nefret söylemi bildirimlerinin uzman kuruluşlar tarafından incelenmesine izin verme,
- Gelen bildirimlerin en az %67’sini 24 saat içinde inceleme,
- Otomatik tespit araçları kullanarak nefret söyleminin tespiti ve azaltılmasını sağlama,
- Tavsiye sistemlerinin nefret söylemi üzerindeki etkisi hakkında bilgi paylaşma,
- Algoritmik ve organik erişimle ilgili şeffaflık sağlama.
Hangi Şirketler Taahhüt Verdi?
Meta, Google, ByteDance ve X’in yanı sıra taahhüdü imzalayan diğer platformlar arasında LinkedIn, Microsoft, Dailymotion, Jeuxvideo.com, Snapchat, Rakuten, Viber ve Twitch gibi şirketler de yer alıyor.
AB’den Kararlılık Mesajı
AB Teknoloji Komiseri Henna Virkkunen, sosyal medya platformlarının taahhütlerine ilişkin şu açıklamayı yaptı:
“Avrupa’da, ister çevrimdışı ister çevrimiçi olsun, yasadışı nefrete yer yoktur. Paydaşların Dijital Hizmetler Yasası (DSA) kapsamında güçlendirilmiş Davranış Kuralları’na olan bağlılıklarını memnuniyetle karşılıyorum.”
Uyum Sağlamayan Şirketler Risk Altında
Avrupa Komisyonu, güncellenen kurallara uyum sağlamayan platformların düzenleyicilerin denetimine tabi tutulacağını belirtti. Bu durum, taahhütlerin yalnızca bir iyi niyet göstergesi olmadığını, aynı zamanda yasal sonuçlar doğurabileceğini ortaya koyuyor.
Startup Ekosistemi İçin Fırsatlar
Sosyal medya platformlarının nefret söylemi ve zararlı içeriklerle mücadelede daha sıkı önlemler alması, bu alandaki yenilikçi çözümlere olan talebi artırabilir. Yapay zeka tabanlı içerik moderasyonu, algoritma tasarımı ve kullanıcı deneyimi iyileştirme gibi konular, startup ekosistemi için yeni fırsatlar sunuyor. AB’nin düzenlemelerine uyum sağlamak isteyen şirketler için teknoloji odaklı iş birlikleri ve çözümler önümüzdeki dönemde ön plana çıkabilir.
